30 Ekim Cuma günü yaşadığımız 6.9 şiddetindeki deprem sonucu birçok bina ağır hasar gördü, bina sakinlerinin güvenlik sebebiyle evlerine girmelerine izin verilmiyor. Kurulan çadır kentlerde geçici bir süreliğine hayatlarına devam edecek halkın arasında çok sayıda çocuklu, bebekli aile buluyor. İlk andan beri devam eden yardımlarla hijyen, yiyecek ve giyecek ihtiyaçları karşılanmaya çalışıyor fakat bu süreç maalesef kısa sürmeyecek. Bu yüzden de geçici lokasyonlarda konaklayacak eğitim çağındaki kardeşlerimiz belirli bir süre derslerine devam etmek için gerekli şartlara kavuşamayabilirler.

Aynı zamanda koronavirüs ile de mücadele ettiğimiz bu zor dönemde gerekli tedbirlerin uygulandığı ve ihtiyaç duyulan ders ekipmanlarının karşılandığı eğitim çadırları da kurulsun ki evlerinden aniden ayrılmak zorunda kalan kardeşlerimiz eğitimlerinden de ayrı kalmasın. Bu uygulamanın organize bir şekilde hızlıca hayata geçirilebilmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Milli Eğitim Müdürlüğü de destek versin.

Eğitime çadır kentlerden devam etmedeki en büyük sıkıntı online eğitimin devam etmesi sebebiyle gerekli tablet, bilgisayar vb teknolojilere ulaşabilmek ve gerekli elektrik altyapısına sahip olup bu cihazları şarj edebilmek olacak. Her çadıra bu altyapının sağlanması şu anda çok zor göründüğünden eğitim için ayrılan ayrı ve daha az sayıdaki çadıra bu altyapıyı sağlamak daha rahat olabilir.

Çocukların yaşadıklarını daha rahat atlatabilmesi, devam eden eğitim sürecinden geri kalmamaları ve bu süreçte dikkatlerini az da olsa çevrelerinde gördükleri yıkımdan dağıtabilmeleri için eğitim çadırı uygulamasının gerçekleştirilmesi çok verimli olacaktır. Geçmiş olsun İzmir, bu günleri birlikte atlatacağız.