Merhaba,

Pek çoğunuz gibi ben de bugüne ay yüzlü Ayda kızın mucize kurtuluşuyla başladım ve mutluluk gözyaşları döktüm. Ayda iyiydi, köfte ve ayran istemişti ve bir sürü güzel insan hastane kapısına köfte ayran yığmıştı. Sonra Ayda’nın annesi Fidan Hanım’ın vefat ettiği haberi geldi ve ben saatlerdir Ayda annesini istediğinde ne yapacağımızı düşünüyorum. Benim de 4 yaşında bir kızım var ve bensiz olmaya tahammülü en fazla 2-3 gün. Ayda 2-3 gün sonra annesini istediğinde ona ne diyeceğiz? Ayda kızımızın suçu ne? Hayatta bazı durumlarda ölüm kaçınılmaz oluyor evet ama bir insan çaresi, çözümü olan bir durumda öldüyse buna  kader deyip geçemeyiz. Ayda ne yazık ki çok ağlayacak, çok üzülecek ve hiçbir şey annesinin yapacağı köftenin yerini tutmayacak. Hepimizin içi parçalanacak ama hemen şimdi bir şey yapmazsak daha çok Ayda’larımız olacak! Bu kampanya Ayda ve daha nice çocuğumuz için başlatılmıştır.

Deprem Türkiye’nin gerçeği, nerede nasıl olabileceğini de değerli bilimadamlarımız sayesinde biliyoruz. Sadece zamanını bilmiyoruz. Bakın uzmanlar bu yaşanan İzmir depreminin olabilecek depremlerin özellikle beklenen İstanbul depreminin 1000’de biri boyutunda bir etki yarattığını söylüyorlar. Ne ekonomimiz, ne hastanelerimiz, ne evlerimiz, ne yollarımız, ne de bizler buna hazır değiliz. Gencecik bir anne olan Fidan Hanım deprem nedeniyle ölmedi; kötü yapılaşma, eksik denetim ve daha kim bilir hangi ihmaller nedeniyle öldü. Ve korkutucu olan bugün yine bir deprem olabilir, bu sefer bu üzücü haberlerin konusunun biz olmayacağımızın ise hiçbir garantisi yok. Çünkü deprem gerçeğini kabul edip bunun için hazırlanmadık. 

Acilen bir Deprem Seferberliği başlatmazsak hiçbir zaman da hazır olamayacağız! Deprem sonrası yaptığımız bu dayanışmayı depremden önce, önlemler almak için yaparsak çok büyük bir iş başarabiliriz! Japonya’da 9 büyüklüğünde depremlerle yaşanıyor, biz de artık yataklarımızda güvenle uyuyabiliriz. Ben deprem yaşamış bir birey, bir anne, bir evlat ve bir mühendisim. Burada yazacağım maddeler birer öneridir ve halkımızı, sivil toplum kuruluşlarını ve devletimizi harekete geçirmek ümidiyle yazılmıştır. Konunun uzmanlarından bilgiler geldikçe kampanya güncellenecek ve umarım hepimizin katkılarıyla çok daha fazlası hayata geçecektir. Bu kampanya hiçbir siyasi amaç veya görüş taşımaz, toplumun her kesiminden ‘insanın’ insanca yaşamasını amaçlar. Aynı şekilde hayvan dostlarımız ve tüm canlıların da depremden korunmasını amaçlar.

* Acilen ‘Deprem Seferberliği’ ilan edilmelidir.

* İnşaat sektörü ve depremden korumaya ilişkin yasalar yeniden düzenlenmeli ve ihmal durumundaki cezalar ağırlaştırılmalıdır.

* En riskli deprem bölgelerinden başlanarak tüm Türkiye’deki binaların sağlık raporu uzmanlarca hazırlanıp, en acil binalardan başlanarak yıkım veya güçlendirme çalışmaları yapılmalıdır.

* Evlerinden çıkması gereken kişiler için geçici konutlar yapılmalı veya devlete ait mevcut yapılar değerlendirilmelidir. Örneğin  İstanbul’da Atatürk Havalimanı alanında konutlar inşa edilebilir, atıl durumdaki birçok yapı yeniden kullanıma açılabilir.

* Deprem sonrası gösterilen dayanışma devam ettirilip halkımızın da maddi ve manevi yardımları talep edilmelidir. Bu yardımlar organize bir şekilde değerlendirilmelidir.

* Depremde evsiz kalan insanlara evini açan halkımız evi yıkılan kişilere de evini açacaktır. Aynı şekilde evini boşaltmak zorunda kalan kişilere kira yardımı da yapılabilir.

* Evini boşaltmak veya güçlendirmek zorunda olan kişilere devlet, STK ve özel kurumlarca maddi yardım yapılmalıdır. Bankacılık sisteminde sıfır veya düşük faiz ile kredi imkanı oluşturulmalıdır.

* Geliri deprem fonuna aktarılmak üzere yine toplumun tüm kesimlerince etkinlikler düzenlenmelidir. Bağış ve bilgilendirme geceleri, sanat aktiviteleri, konferanslar, alışveriş şenlikleri ilk aklıma gelen örneklerden. 

* Deprem için toplanan vergi ve bağışların şeffaf bir şekilde hangi alanlarda kullanıldığı açıklanmalıdır.

* Halkımıza yaşlılar ve çocukları da kapsayacak şekilde ‘Depremle yaşama ve Deprem esnasında hayatta kalma’ eğitimi verilmelidir.

* Bu ölçüde bir seferberlik belki dünya çapında ilk olacağından başka halkların yardımları da istenebilir. Teknoloji, vizyon, organizasyon konularında birçok devlet ve STK ile işbirliği yapılabilir.

Bu yazıyı okuyan sevgili insan, lütfen konuyla ilgili fikirlerini paylaş. Bu seferberlik ancak birlikte olursak başarılı olabilir. Kim bilir yapılabilecek daha neler var, bu kampanya her an hepimizin katkısıyla büyüyecek ve daha güzel, kapsamlı bir hale dönüşecek. Ben sıradan bir vatandaşım, tek dileğim hepimizin yardım edebileceğimiz noktalarda bir araya gelmesi ve organize olarak hepimizi çok yakından etkileyen deprem için önlem alabilmemiz. Vaktin ve yardımların için şimdiden Ayda kız, kendi kızım ve daha nice sevdiğim insan adına teşekkür ederim. Lütfen bu kampanyayı imzaladıktan sonra paylaşarak bize destek ol. 

Saygı ve Sevgilerimle,

Başak Kara Balibeyoğlu 

*Bana buradan veya @gunesdenizzeytinask adlı Instagram profilimden ulaşabilirsiniz.