Türkiye’nin en büyük tatlı zincirlerinden biri olan ve yıllardır tatlılarıyla yüzümüzü güldürmeyi vaat eden Özsüt hakkında bu sefer acı gerçekleri konuşacağız.

Türkiye’de 40’tan fazla marka, hayvanların zalimce hapsedildiği kafeslerden gelen yumurtaları tedarik zincirinden çıkaracağını açıkladı. Özsüt ise hayvan refahında diğer şirketlerin gerisinde kaldı. Tüm iletişim çabalarımıza rağmen, kafes eziyetine karşı çıkmayı reddediyor. Kendilerinden hayvanlara karşı daha fazla duyarlılık göstermelerini beklerdik.

Kafesteki bir tavuk, ömrünü kendine ayrılan A4 kağıdı boyutunda küçücük bir alanda geçiriyor. Ayaklarını bütün gün sert demir tellere basıyor. Boynunu da bu tellerin arasından çıkararak yemek yemek zorunda. Tellerin yaraladığı vücudunu iyileştiren kimse yok. Temiz hava soluyamıyor. Kanatlarını rahatça açamıyor. Gün ışığı göremiyor. Kalabalıkta havada biriken amonyaktan gözleri yanıyor. Etrafındaki diğer tavuklar tarafından gagalanarak yaralanıyor.

Eğer biz bunu durdurmazsak, bir kere bile toprağa basamadan bu cehennem içinde hayata veda edecek. 

Siz de Özsüt’ün tedarik zincirindeki tavukları bu cehennemden kurtarma sözü vermesini istiyorsanız kampanyamızı imzalayın.

Özsüt, kafes sistemini terk etme taahhüdü vermeyen tek zincir değil. Ancak ülkemizdeki Özsüt gibi büyük zincirlerden bu konuda öncü olmalarını ve tedarik zincirlerindeki binlerce tavuğu etkileyen doğru kararları almalarını bekliyoruz. Türkiye’de Beyaz Fırın, Aslı Börek, Pidem, Metro Marketler, Burger King gibi pek çok yerli ve yabancı zincirin bu geçişi gerçekleştirebiliyor olması, bu eziyet sistemini terk etmenin aslında yapılabilir olduğunu gösteriyor. Özsüt’ü de bu zalimliğe dur demeye ve kafes yumurtası kullanmamak üzere söz vermeye davet ediyoruz. 

Unutmayın ki bu hayvanların bizden başka kimsesi yok. Kafes cehennemine ancak birlikte son verebiliriz. Lütfen bu masum hayvanların sesi olun. Bu zalimliğin durdurulmasını ne kadar önemsediğinizi Özsüt’e göstermek için bu kampanyayı imzalayın ve paylaşın.