Otomatik Bilgi Anlaşmasında Erteleme ve Revize İstiyoruz!

Otomatik Bilgi Anlaşmasında Erteleme ve Revize İstiyoruz!
Bu kampanya neden önemli?

T.C. Cumhurbaşkanlığına,
Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimine İlişkin Çok Taraflı Yetkili Makam Anlaşması 21.04.2017 tarihinde Türkiye tarafından imzalanmıştır. Söz konusu anlaşma 31.12.2019 tarihinde onaylanmıştır. Son olarak da 31.05.2021 tarihli 4025 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile en erken 1/1/2019 tarihinden itibaren uygulanmak üzere 3/2/2020 tarihi yürürlük tarihi olarak kabul edilmiştir.
Türk Anayasasının 62. md.si “Devlet, yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının aile
birliğinin, çocuklarının eğitiminin, kültürel ihtiyaçlarının ve sosyal güvenliklerinin
sağlanması, anavatanla bağlarının korunması ve yurda dönüşlerinde yardımcı olunması için
gereken tedbirleri alır.” hükmünü öngörmüştür.
Bu maddeye göre devlet yurtdışındaki vatandaşlarının haklarını korumakla mükelleftir.
Bu çerçevede vatandaşlara gerekli bilgilendirmelerin yapılması ve cezai takibata uğramalarının önüne geçilmesi gerekmektedir. Anlaşmanın 6. maddesine göre Türkiye`nin istişare ve değişiklik yapma hakkı bulunmaktadır. Ayrıca çerçeve anlaşmasında Türkiye Cumhuriyetinin koymuş olduğu bazı çekinceler de bulunmaktaydı. Çerçeve anlaşmasının 21.md 2-d`de Türkiye`nin temel ekonomik çıkarlarına aykırı olan ve kamu düzenine aykırılık teşkil eden hükümlerin uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştı.
Gerek Anayasanın 62. Maddesi gerekse de anlaşmanın çekinceli maddeleri birlikte
değerlendirildiğinde şahsımıza ait finansal bilgilerinin verilmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Yurtdışındaki gurbetçiler olarak yapmış olduğumuz anket çalışmasında ankete katılanların %91’i anlaşmanın bu haliyle uygulanmaması gerektiğini düşünmektedir. Sadece % 8’ lik bir kesim anlaşmayı desteklemektedir ki bu kesim de büyük çoğunluğu Türkiye’nin kara listeye alınacağı düşüncesiyle bu şekilde oy kullanmıştır. Buradan da anlaşılmaktadır ki anlaşma bu haliyle millete de Devlete de yarar sağlamamaktadır.
Millete yarar sağlamamaktadır zira ilgili ülkelerin bu bilgileri nasıl kullanacağı belirsizdir. Oturum iptali, yüksek vergi cezaları ya da ceza soruşturmalarında gerekçe olarakkullanılabilir. Her ne kadar anlaşmada bu konularda kullanılamayacağı hüküm altına alınmış olsa da vatandaşlardan bu konuda beyan alınmak suretiyle istenilen soruşturmalar yapılabilir.
Zira geçmiş dönemlerde gerek çifte vatandaşlık konusunda gerekse de Merkez Bankasına yatırılan paralar konusunda korku ortamı yaratılmış ve insanlar kendini ihbar etmeye zorlanmıştır. Yurtdışından herhangi bir ülkeye bilgi paylaşımı yapılması durumunda yurtdışında yabancı ülkelerde oturumu kaybetme ve cezai takibata uğrama ihtimali olacaktır.
Devlete yarar sağlamayacaktır zira gurbetçiler bu anlaşmadan dolayı Türkiye bankalarında
bulunan milyarlarca Dolar değerindeki birikimlerini çekecektir. Her ne kadar karşılıklılık
esası çerçevesinde Türkiye’ye de bilgi gelecek olsa da varlık vergisi gibi vergi kalemlerinin
Türkiye’de olmamasından dolayı bu anlaşma sayesinde yurtdışındaki ülkeler gibi Türkiye’nin
vergi geliri de artmayacaktır. Ülkeden çekilecek para miktarlarından dolayı Türk ekonomisi
zarar görecektir. Ayrıca son yıllarda yüksek harçlar, askerlik ve emeklilik gibi konularda yapılan olumsuz
düzenlemelerden dolayı incinen yurtdışındaki Türklerin bu anlaşmadan dolayı Türk Devletine
olan bağları biraz daha zayıflayacaktır.
Anlaşmanın bu haliyle uygulanması yurtdışındaki gurbetçilere; hukuki, mesleki, maddi ve manevi yönden telafisi imkansız zararlar verecektir. Yurtdışındaki Türkler, kişisel verilerinin yurtdışındaki ülkelerle paylaşılması vicdanen reddetmektedir.
Bu sorunların yaşanmaması için ilgili kanun, Anayasa ve anlaşmanın 6.maddesi gereği
anlaşmanın uygulanması konusunda bir sınır belirlenmesini ve iki sene ertelenmesini talep ediyoruz. Kara para ya da terörün finansmanını engellemek için yapılmış bu anlaşmanın gerçek amacına uygun olarak uygulanmasını talep ediyoruz.
Bütün hesaplar için bilgi paylaşımı yapmak yerine sadece şüpheli boyutlarda para miktarı bulunan hesapların verisinin paylaşılması anlaşmanın ruhuna da uygun olacaktır.
Yukarıda arz ve izah edilen sebeplerden dolayı otomatik bilgi anlaşmasının revize edilerek sadece şüpheli miktarlarda hareket olan hesaplar için uygulanması, anlaşmanın 2 yıl ertelenmesi, bilgiler verilmeden en az iki sene önce vatandaşların paylaşımın detayları ve ne zaman başlayacağı konusunda ayrıntılı bilgilendirilmesi hususunda gereğini saygılarımızla arz ederiz.