Kuzguncuk sokaklarında orada yaşayan halk mahalle dokusunun hızla yokoluşundan, gece 2:00’ye dek açık olan kafelerin gürültüsünden, bunun yarattığı trafik keşmekeşinden ve COVİD19 kurallarına uyulmamasından mağdur. 

17 EYL 2020 —
Kuzguncuk hakkında pek çok şey yazılıp çizilse de biz sakinleri için artık İstanbul’da çok nadir rastlanan komşuluk ilişkileriyle, rengarenk insanlarıyla, yorgun bir iş gününün ardından soluklanmayı sağlayan yeşil alanları ve biricik bostanıyla ve mahalle atmosferiyle muhafaza etmemiz gereken paha biçilmez bir değerdir.

Kısa sürede mahallelinin tek yürek olduğu kampanyamızdaki yorumlardan da görülebileceği gibi yediden yetmişe insanımız, mahallenin son iki yılda ivmelenerek geldiği durumdan oldukça rahatsız. Meskenlerin bulunduğu alanlara hızla verilen kafe ve çay ocağı ruhsatlarıyla Kuzguncuk adeta turistik bir sirke dönüştürüldükçe, mahalleli çareyi kaçmakta bulacak ve mutena doku hızla bozulacaktır. Çünkü tabiatı ile mahalle yaşayan bir yer, uyutmaya çalıştığınız çocuğunuzla, kaldırımda yürümeye çalışan yaşlı insanlarıyla, bazen ağır bir hastalık geçiren aile üyenizle.

Salgının İstanbul’ da en ağır geçtiği bahar aylarında COVID 19 haritasında düşük risk görünen mahallemiz şu an en yüksek riskli yerler arasında görülmektedir. Risk grubundaki vatandaşların da yoğunlukta olduğu eski ve yerleşik bir mahalle olan Kuzguncuk’ ta bahsi geçen durumlar sağlığımızı tehlikeye atmaktadır.

Biz artık adım atamaz hale geldiğimizde bu kampanya ile sesimizi yetkililere duyurmaya karar verdik.

Vatandaş olarak taleplerimiz
1. Kafe ruhsatı verilmeye devam edilmemelidir.

2. Ruhsatlar kontrol edilmeli, yasalarda belirli şartları sağlayamayan işletmeler kapatılmalıdır. Kuzguncuklular Derneği tarafından hazırlanan kafe vs. envanteri ve Kuzguncuk halkını temsil eden dernek görüşleri dikkate alınmalıdır.

3. Kafe ve Çay ocakları vb’ne tanınan gece 2’ye dek açık olma sınırı ivedilikle makul bir saate çekilmelidir (örn 23:00)

4. Kaldırımlar genişletildi ve bizler önce sevindik rahat yürüyebileceğiz diye. Fakat gördük ki gelinen noktada kaldırımlar kafelerin daha çok masa koyabilmesi için genişletilmiş oldu. Hatta masalar kaldırımlardan yola da taşmakta.
Genişletilen kaldırımların işgaliye hakkı vatandaşların COVID -19 salgın koşullarında güvenli yürüyeceği 1.5 m sağlandıktan sonra verilmeli ve işgaliye hakkını çiğneyen işletmeler denetlenmeli ve caydırıcı yaptırımlar uygulanarak engellenmelidir. Özellikle ışıklardan sonra İcadiye Caddesi ilk yüz elli metredeki kaldırımlar yürünemez haldedir, önü alınmazsa bütün cadde aynı hale gelecektir.

5. Bu kadar çok kafe ve benzer işletmelerin ve dolayısıyla araç trafiğinin yarattığı kaotik ortam sokaklara itfaiye, ambulans gerekliliği gibi acil durumlarda girmeyi zorlaştırmakta, hava, gürültü ve görüntü kirliliği tahammül edilemez boyutlara ulaşmaktadır.

6. Üsküdar Belediye’sini muhafaza etmemiz gereken değerleri gözetmeye ve en azından bahsi geçen konularda acilen eyleme geçmeye çağırıyoruz.