Dünya'da ve ülkemizde Covit-19 salgınından dolayı olağanüstü tedbirlere başvurulmaktadır.Bu tedbir ve önlemlerin titizlikle açık-kapalı ayırt edilmeden cezaevlerini de kapsamasını talep ediyoruz. Yetkililerden bu vicdani olay karşısında sessiz kalmamalarını istiyoruz. 

Sağlık bakanlığının her gün titizlikle sık sık bahsettiği "temastan kaçının! sosyal izolasyon!" tedbirleri kapasitenin üzerinde olan kapalı cezaevlerinde mümkün değildir. 45 kişilik olan koğuş sayılarında mevcut kişi sayısından dolayı salgının daha da hızlı yayılma ihtimali her salisede artmaktadır. Kapalı alan, havasız ortam, sınırlı yemek, yetersiz hijyen ve kaçınılmaz temas bu durumu daha da riskli hale getirmektedir.  

Bakanlık tarafından alınan tedbirlerde açık ve kapalı görüş yasağı, telefon görüşlerine eklenen 10 dakikalık süre  yetersizdir. Tedbir doğrultusunda bu kararlar alınırken diğer yandan cezaevlerinde çalışan memurlardan hastalığın yayılması kuvvetli bir ihtimaldir. bu sebeplerden dolayı suç ayrımı gözetilmeden tutuklu ve hükümlülerin, hükümözlülerin tedbiren salıverilmesini taleb ediyoruz.

Açık ve kapalı görüş yasağı getirilmesi ve bu sebeple tutuklu ve hükümlülerin böyle bir salgın ortamında aileleri ile gerektiği gibi haberleşememeleri hem tutuklu, hükümlülerde hem de ailelerde psikolojik yıkıma sebep olacaktır. 

Yurt içinde Eğitim, Adalet, Sosyal yaşantıda birçok tedbir önlem alınırken hangi şartlarda ne halde olursa olsun insanın en doğal hakkı olan yaşam hakkını gasp etmek hiçbir vicdana sığmaz. Sığmamalıdır. Açık-kapalı cezaevi ayırt edilerek yapılan tahliyeler yetersizdir. Adalet-eşitlik kavramına aykırıdır. Yıllardır Adalete güvenip sabırla bekleyen insanların böyle bir salgının yaşandığı zamanda sabrı tükenmiştir. Elimizi vicdanımıza koyup konuşmanın vakti geldi. Özgürlüğü elinde olduğu halde rahat evinde karantina günlerini geçirmekte olan insanların can sıkıntısını düşünüp kafa yormak yerine, cezaevinde ki yakınından haber alamayan eli yüreğinde bekleyen anaların, eşlerin, masum çocukların, sesini duyurmaya çalışıyoruz. Sabırların tükendiği noktada ADALET-EŞİTLİK-ayrım yapılmadan TAHLİYE İSTİYORUZ.

İnsanın en doğal hakkı olan "YAŞAM HAKKI" nın korunması için suç ayrımı gözetilmeden tüm tutuklu, hükümlü ve hükümözlülerin ivedilikle ve tedbiren (gerekirse ev hapsi gibi tedbirlerle) salıverilmesini talep ediyoruz.