SAHA İÇİNE SINIR KOYMAYIN

SAHA İÇİNE SINIR KOYMAYIN

Sayın TFF Başkanı ve Yetkilileri
Sizde biliyorsunuz ki; dünyada ve ülkemizde spor, eğlence vs. gibi aktivitelerin en başında futbol gelmekte. İnsanlar stadyuma gidiyorlar, forma vs ürünleri ürünleri alıyorlar, yayıncı kuruluşlardan izliyor yada dinliyorlar. Sonuçta insanlar eğlendikleri, mutlu oldukları bir eylemi yapıyorlar...
Futbol otoriteleri günümüzde futbol severlerini daha mutlu edebilmek için yeni fikirler üretme çabasındalar. VAR sitemi, üçüncü bir alternatif kart rengi, maçın oynama süresi, oyuncu değişiklik sayı vs vs. Bu çaba, futbol sektörünün müşterisi olan taraftarı elde tutmak için "müşteri memnuniyeti" gibi görünse de, sektörün işçi kısmını oluşturan futbolcu ve hocalar içinde önemlidir.
Elbette ki TFF olarak sizde ülkemiz futbolu için elinizden geleni yapıyorsunuz. En azından gayret ediyorsunuz. Fakat 8+3 kuralında, ben ve benim gibi düşünen milyonlarca farklı kulüp taraftarları bu kuralın yanlış bir karar olduğunu düşünmekte. Üstelik bu yabancı sınırlaması kuralının yanlış olduğunu, yanlış olmasa bile eksik olduğunu düşünen futbol kulüpleri hocaları, yorumcular, futbol yöneticileri vs var. İşin taraftar kısmında bu kuralın yanlış olduğu konusunda ilk defa büyük-küçük takım ayrımı olmaksızın tüm kulüp taraftarının çoğunluğunun "özellikle sosyal medya üzerinden" şikayetçi olduğu görülmektedir. Sanırım bu kuralın tek artı tarafı rakip kulüp taraftarlarının bu fikir birlikteliğidir.
8+3 kuralının Türk futbolunun gelişimi konusunda asıl çözüm olmadığını en azından bir örnekle ifade etmek isterim. Transfer konusunda yabancı bir futbolcu ile gurbetçi bir futbolcu arasında pasaport farklı haricinde hiçbir fark yok. İkisi de farklı ülkenin/ülkelerin alt yapıları ile yetişmiş birer futbolcu. Ve mantık olarak biz aslında farklı ülkelerin futbol eğitimini transfer etmiş oluyoruz. Milli takımda gurbetçi futbolcu oynatabiliyoruz, üstelik kısıtlama olmadan. Eğer Türk futbolunu milli takımlar bazında kurtaracak isek çok fazla gayrete gerek yok. Çünkü başka ülkelerin alt yapısından yetişen ve bu ülkenin milli formasını giymek isteyen gurbetçi futbolcu mutlaka çıkacaktır. Hatta gurbetçi futbolcu harici farklı ülke vatandaşı olan bir futbolcuyu da milli takım futbolcusu yapabiliriz, Mert Nobre, Mehmet Aurello gibi. Atletizm de yapıyoruz genelde. Amacım gurbetçi futbolculara ayrım yapmak değil sorunun tamamen bizim ülkemizdeki takımların alt yapısı ile alakalı olduğuna dikkat çekebilmektir. Peki biz, "Eğer milli takımda, yurt dışında altyapısında yetişmiş gurbetçi futbolcularımız oynuyor ise ya da yabancı pasaportlu bir oyuncuyu Türk pasaportuna transfer ediyorsak, bizim kendi ülkemizin alt yapısından futbolcu yetiştirmesinin yetersiz olduğu içindir" diyebilir miyiz? Elbette ki hayır. Ya da "milli takımda oynayacak kişiler için belli bir yüzde ile Türkiye takımları alt yapısından yetişen oyunculardan oluşmalı" diyebiliyor muyuz? Elbette ki hayır. Bu milli takım formasını terleten tüm oyuncularımıza haksızlık olur. Kim hak ediyor ve milli takım hocamız kimden yana takdir hakkını kullanıyor ise o milli formayı terletecektir. Bir futbolcu takımına katkı sağlıyor ise kendini vazgeçilmez bir hale getirir. Bu ülkenin tüm kulüpleri bizimdir, milli takım gibi değerlidir. Bu kulüplerin formasını özellikle Avrupa da terleten her futbolcu değerlidir. İster yabancı ister Türk pasaportunu taşısın fark etmez. Sorunun yabancı sınırlaması ile değil alt yapının üzerine daha çok eğilmek ile giderilebileceği futbolseverler olarak görüyor ve biliyoruz Siz 8+3 değil 1+10 hatta 0+11 yani tamamen yabancı kısıtlaması da getirseniz alt yapı sağlam yetiştirmiyor ise ve futbolcu kendini geliştirmiyor ise bu iş olmaz. İsterseniz tamamen yabancı kısıtlaması getirin ve sadece Türk oyuncular ile oynansın ligimiz, isterseniz sınırsız yabancı kontenjanı yapın. Eğer 14 yabancı hakkı vermiş iseniz bu yabancıları kullanma konusunda ekstra bir kısıtlama getirmeyiniz. Kadro için sınırlama getirebilirsiniz. Yabancı sınırlamasını kademeli olarak 11 e indirebilirsiniz. Böylelikle en azından olası Türk yedek oyuncularından yeterli verim alınmış olur. Üstelik sakatlık, kart cezası gibi durumlarda göz önünde tutulur ise, Türk oyuncuların ilk on biri hak ederek oynaması daha adaletli olur. Bu kural saha içinde "ilk 11 de" oynamayı asıl hak eden yabancı oyuncunun hakkını gasp etmektir, kul hakkıdır. Lütfen saha içindeki oyuncu oynatma adaletini teknik direktörlere bırakın. Saha içine sınır koymayın.
TFF olarak Türk Futbolu ile ilgili sorunun asıl muhatabı sizsiniz, Ve elbette ki bu konu ile alakalı sorunları Türk futbolunun en üst makamı olarak ben ve benim gibi futbol severlerin bir çoğundan daha iyi görüyorsunuzdur. Fakat insanlar yanılabilir, kurumlar yanılabilir ve bu gayet insani bir durumdur. 8+3 yabancı kuralı konusunda TFF'nin yanlış yaptığını düşünmekteyim. Ve bu ülkenin bir vatandaşı olarak, bir taraftar bir futbol sever olarak sesimi ve benim gibi düşünen insanların sesini duyurmak istedim. 8+3 kuralının kaldırılmasını talep etmekteyim
Milletimin bir kurumunu temsil edem TFF ye ve o makamı temsil eden sizlere karşı saygısızlık etti isem şimdiden özür dilerim. Saygılarımla...